Gwangju’dan İstanbul’a sanat ateşi

Seray Şahinler – İstanbul’un manifatura ve kumaşçılar piyasasının kalbi, Unkapanı’ndaki tarihi İMÇ, sıra dışı bir buluşmaya ev sahipliği yapıyor. Bir süredir sanat inisiyatifleri, galeri ve derneklerin yeni buluşma noktası hâline gelen İMÇ’nin yeni sanat projesi Güney Kore’den…

Güney Kore’de düzenlenen 14. Gwangju Bienali kapsamında ortaya çıkan , 20 Kasım’a dek İMALAT-HANE İMÇ Proje Alanı’nda ikinci edisyonuyla izleyiciyle buluşuyor. Küratörlüğünü Suwon Üniversitesi’nden Gyeyeon Park’ın üstlendiği sergi, KOFICE’in “Touring K-Arts” programı kapsamında İstanbul’a taşındı. Bu buluşma klasik bir gezici sergi değil; yeniden tutuşan kavramsal bir ateş.

Kalıntıların anlamı

Sergide Eunsol CHO, Seokjun HA, Junho HONG, Jayi KIM, Jihee KIM, Youngnam KIM, Rae KOO, Hyeyoung KU, Jihoo LEE, Beophyeon SEO’nun işleri yer alıyor. İMÇ’nin beşinci bloğunda yer alan iki odada, ‘geziciliğin’ yerini ‘tutuşturmak’ ifadesi alıyor. Gwangju’daki su temasına bir yanıt olarak doğan ateş, Lotus Sutra’daki “Yanan Ev Meseli”nden esinle binlerce metrelik kumaşların arasında, İstanbul’da yeniden kıvılcımlanıyor. Bu dönüşümde ateş bir tema değil, bir yapı olarak kurgulanmış; yani yok ederken dönüştüren, formu yakarak anlamın kalıntılarını ortaya çıkaran bir süreç.

Gwangju’daki yanık tuğlanın yerini, İMÇ’nin modernist soyutluğu almış. Alüminyum folyodan perdeler, duman gibi hem gizleyen hem açığa çıkaran geçirgen yüzeylere dönüşüyor. Mekân, sanatçılarla birlikte yanarak çoğalan bir organizma gibi davranıyor; Jihoo Lee’nin yas ritüelinden Jihee Kim’in ‘hafiflik bedeni’ne uzanan işler, ateşin yıkımında saklı sürekliliği araştırıyor. Park’a göre İstanbul bu serginin ‘palimpsest’i; yani Gwangju’da yazılmış katmanların üzerine yeniden yazılan hem benzer hem bambaşka bir yüzey.

İMALAT-HANE’nin kurucusu Bora Gürarda serginin yaklaşık bir seneye yayılan hazırlık ve düşünce sürecini “Burada gördüğünüz tüm materyal, formlar ve eserler serginin ana kavramı olan ateş, yanma ve ateşin dönüştürme gücünden ilham alıyor” sözleriyle anlatıyor.

İkiliğin ötesindeki bütünlük

Sergi, Budist düşüncedeki buli (ikiliklerin ötesinde bir bütünlük) kavramına da dokunuyor. İMÇ’nin katmanlı tarihi, serginin zeminine yeni bir boyut katmış. Bir zamanlar ticaretin merkezi olan yapı, bugün sanatın dönüşüm alanına evriliyor. da bu yeniden doğuşun tam ortasında yanıyor ve hem bir sergi hem de bir süreç olarak, kaybın içinden filizlenen bir varoluş önerisi sunuyor.