Doç. Dr. Ufuk Adak’tan Osmanlı Ceza Sistemine Dair Yeni Kitap

TARİHÇİ Doç. Dr. Ufuk Adak’ın Altınbaş Üniversitesi Yayınları’ndan çıkan The Politics of Punishment in the Late Ottoman Empire: Ottoman Prisons and Prisoners adlı kitabı, Osmanlı ceza sistemindeki dönüşümleri ve modern hapishanelerin kuruluş sürecini anlatıyor. Doç. Dr. Adak, Osmanlı İmparatorluğu’nda hapishanelerin tarihsel gelişimi üzerine yaptığı akademik çalışmasında, Osmanlı ceza infaz sistemini anlamanın, modern ceza infaz politikalarının kökenlerine ilişkin önemli ipuçları sunduğunu dile getirdi.

Tarihçi Doç. Dr. Ufuk Adak’ın Altınbaş Üniversitesi Yayınları’ndan çıkan The Politics of Punishment in the Late Ottoman Empire: Ottoman Prisons and Prisoners adlı kitabı, okucuyla buluştu. İngilizce olarak kaleme alınan kitap, 19’uncu yüzyılda Uzak Doğu’dan Latin Amerika’ya kadar uzanan hapishane reformu içinde Osmanlı hapishanelerinin dönüşümünü ele alıyor. Osmanlı İmparatorluğu’nda ceza hukukunda yaşanan gelişmelere paralel olarak kaleler, hanlar, tersanelerden oluşan kapatılma mekanları olan mahbeslerden hapishanelere geçişi makro ve mikro tarih perspektifinden ele alınıyor. İstanbul, İzmir ve Selanik gibi önemli liman kentlerini merkezine alan çalışma, Osmanlı arşiv belgeleri, Osmanlı ve İngiliz basını, şehir planları, fotoğraflar ve illüstrasyonlar gibi geniş bir kaynak havuzuna dayanıyor.

Doç. Dr. Ufuk Adak, güvenlikli ve yüksek güvenlikli modern ceza infaz kurumlarının inşa edilmesinin yanı sıra tarımla terapi yöntemi ile madde bağımlısı mahkumların rehabilite edilmesini hedefleyen ‘Bağımsızlık Köyü Projesi’ gibi mahkumların rehabilitasyonuna yönelik projelere ağırlık verildiğini belirtti. Doç. Dr. Adak, “Hükümlülerin topluma tekrar kazandırılmasına yönelik iş yurtlarındaki mesleki eğitim uygulamaları yaygınlaştırıldı. Oysa ceza infaz kurumlarının bu hızlı dönüşümünün arkasında tarihsel bir birikim var” dedi.

‘CEZA İNFAZ POLİTİKALARININ KÖKENLERİNE İLİŞKİN İPUÇLARI SUNUYOR’

Doç. Dr. Adak, “Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde ilk modern hapishanenin 1871 yılında İstanbul Sultanahmet’te inşa edilmesi sonrasında ve Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan süreçte hapishaneler her daim kamuoyunun gündeminde oldu. Kitap, Osmanlı ceza sistemindeki dönüşümleri ve modern hapishanelerin kuruluş sürecini derinlemesine inceliyor. Osmanlı İmparatorluğu’nda hapishanelerin tarihsel gelişimi üzerine yapılan akademik çalışmada Osmanlı ceza infaz sistemini anlamanın, modern ceza infaz politikalarının kökenlerine ilişkin önemli ipuçları sunuyor” diye konuştu.

Stratford Canning, Henry Bulwer ve Celestine Bonnin gibi Avrupalı uzmanların imparatorluk hapishanelerinin durumu hakkında yazdıkları raporların Osmanlı hapishanelerinin reform sürecini hızlandırdığını belirten Doç. Dr. Adak, “Kitapta, Dersaadet Hapishane-i Umumisi’nin Osmanlı Polis Mecmuaları’nda yayımlanan nadir fotoğrafları üzerinden, mahkumların günlük yaşamlarına dair detaylı bilgiler sunuluyor. Bu hapishanede mahkumlara okuma yazma öğretildi ve günümüzdeki iş yurtlarının ilk örnekleri sayılabilecek atölyeler kurularak mahkumlar rehabilite edilmeye çalışıldı. Marangozhane, terzilik, kuyumculuk gibi mesleki eğitimlerin verildiği bu atölyeler hem mahkumların rehabilitasyonu hem de hapishane bütçesine katkı sağlama amacı taşıyordu” ifadelerini kullandı.

Doç. Dr. Adak, “Osmanlı hapishane reformunun önündeki en büyük iki engel, hapishane bütçelerinin yetersizliği ve hızla artan mahküm nüfusudur. Dönemin taşra ve merkez yönetimi arasındaki yazışmalarda, mahkumlara verilecek günlük ekmek miktarından hasta mahkumların tedavisine kadar pek çok detay tartışılıyor. Bu sorunlar bir nebze olsun çözülmesi için çeşitli af uygulamaları devreye alındı” dedi.

Doç. Dr. Adak, Osmanlı İmparatorluğu’nda mahkumların yaşam koşullarının yanı sıra suçun yeniden üretilmesi, firar olayları ve idari stratejilerin çok katmanlı bir şekilde ele alınması gerektiğini belirterek “Osmanlı hapishane reformu, sadece cezalandırma değil, aynı zamanda rehabilitasyonun da merkezde olduğu bir sistem kurmayı amaçlıyordu. Ancak mali kaynakların ve fiziki altyapının yetersizliği, bu hedeflere ulaşmayı zorlaştırdı” diye konuştu.

Related Posts

İhanetin bedeli ağır oldu: Kız tardeşiyle aldatıldığını gören kadın kocasını hastanelik etti

Sosyal medyada gündem olan olayda, eşinin ihanetine uğrayan bir kadın, kocasını kendi kız kardeşiyle birlikte yakalayınca öfkesine yenik düştü. Yaşananlar kameraya yansırken, aldığı darbelerle yaralanan adam hastaneye kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

İzmir Valisi orman yangınlarında elektrik dağıtım şirketlerini adres gösterdi, Cumhurbaşkanlığı ‘asılsız iddia’ dedi

İzmir Valisi Süleyman Elban, kentte geçen hafta meydana gelen yangınların tamamının elektrik hatlarından kaynaklı olarak başladığını açıklamıştı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ise açıklamanın adresini “sosyal medya ve bazı mecralar” olarak değiştirdi, “kamuoyunu yanıltmaya yönelik asılsız iddialar dezenformasyon” dedi.

‘Prompter’ ayrıntısı dikkat çekti… Eski İYİ Partili vekilden ‘Öcalan’ çıkışı: ‘İmralı’yı cezaevi sanıyorduk, stüdyo olmuş…’

Bağımsız Ankara Milletvekili Koray Aydın’dan terör örgütü PKK elebaşı Öcalan’ın videosuna tepki geldi. “İmralı’yı cezaevi sanıyorduk; stüdyo olmuş” diyen Aydın, “İktidar adeta celladına aşık olmuş bir halde ABD ve İsrail’in Ortadoğu’daki planlarına ne yazık ki aracılık etmektedir. İktidarı eleştiren televizyon ekranları karartılırken, bölücü terör örgütü PKK’nın elebaşına ekran açılmaktadır” dedi.

İzmir’de kabus yine başladı: Alevler yayılıyor

Geçtiğimiz haftalarda günlerce süren orman yangınlarının ardından İzmir’in Menemen ilçesinde yeni bir yangın başladı. Hızla büyüyen orman yangınını söndürmek için ekipler çalışıyor.

Bayrampaşa Belediye Meclisi’nde CHP’li 2 üye partilerinden istifa etti

Bayrampaşa Belediye Meclisi’nde CHP’li 2 üye partilerinden istifa etti

Adalet Bakanı Tunç’tan Grok açıklaması: İçerik sağlayıcılarının sorumluluğu vardır

Adalet Bakanı Tunç’tan Grok açıklaması: İçerik sağlayıcılarının sorumluluğu vardır